29 Aralık 2014 Pazartesi

YOĞUNUM, RAHATSIZ ETMEYİN ÇALIŞIYORUM!

Şimdi bugün ben bir güldüm, bir güldüm. Kahkahalarla güldüm valla.

 [İyice depresif oldum anlayacağız. Akşam hüngür hüngür ağlarken ertesi gün hiç birşey olmamış gibi hayatıma devam ediyorum. Gündüzleri "manik" geceleri "depresif" ="Manikdepresif. ]

Şimdi işyerinde bir arkadaşımız var, sevilen , tutulan tiplerden. Kendi aramızda sürekli ne yapıyor da bu kadar tutuyorlar şunu, işi bilmiyor, kaç kere anlattık hala öğrenemedi vesaire vesaire diye diye çekiştiriyoruz. Evet, çok çalışkan, verdikleri bir işi bizlerden çevreden yardım alıp geceyarılarına kadar hazırlayıp bitiriyor. Burada ben arkadaşlara hep "bitiriyor bakın" diyorum, nasıl yaptığı önemli değil.Sihirli kelime "bitiriyor". Bence sırrı da bu. Şimdi bakınca bu işi ben bir saatte odaklansam bitirebilirim, O ise anca geceyarısı bitirir. Ama sıkıntı şurada, biz bu bir saati o işe ayırmıyoruz, bazen ciddiye bile almıyoruz, laga luga geliyor bazen de. Bir de şu faktör var, yapınca daha çok istiyorlar kardeşim:) Neyse bugün bu arkadaşın bir diyoloğu geyikti hepimiz arasında.Yemekte üst yönetimle aynı masada oturmuşlar, nasıl gidiyor, çocuğun nasıl demişler.O da "valla çocukta benim kadar yoğun" demiş. Hemen bana telefon edip anlattılar. Kızım sen de iki tane var, niye böyle şeyler senin aklına gelmiyor diye...Yaaa işte olay kendini pazarlamakmış arkadaş. Çocukta benim kadar yoğun. Yoğun. Yoğun.
Sen daha inek gibi bilgisayarın ekranına gömül  kızım.. ıııhhhh....